Corona Günlerinde Boşanma

Nisan 27, 2020

Bugünlerde bolca Covid-19’un iş ve ekonomik yaşam üzerine etkilerinden bahsediyoruz. Bu sürecin en çok etkilediği alan  görünürde iş yaşamıymış gibi olsa da aslında şimdilik görülmeyen ancak birkaç ay sonra çokça duyacağımız etkisi, eşler arasında olanıdır.

Çin, karantinaya bizden aylar önce girmişti ve karantinadan çıktıklarında, yaşadıkları bu sosyal izolasyon ve artan sorumluluklar, çiftlerin ilişkilerini olumsuz etkilemiş ve karantina sonrası Wuhan’da boşanma davalarında patlama yaşandığını duymuştuk.

Ülkemizde aylar sonra başlayan sosyal izolasyon ve zaman zaman uygulanan sokağa çıkma yasakları, etkilerini yavaş yavaş göstermeye başladı. Çiftlerin ekonomik kaygıları, salgından etkilenme endişesi, evden çalışan kadının çocuk ve ev işleri gibi artan sorumlulukları, evdeki sorumlulukların paylaşılmaması, çiftlerin kendilerini ve evliliklerini düşünecekleri, değerlendirecekleri zamanlarının olması,  zaten stres yoğunluklu bugünlerde evlilikleri olumsuz etkilemekte, öncesinde varolan sorunlar ise bugün gün yüzüne çıkmaktadır.

Son haftalarda çokça gelen sorulardan, maalesef Türkiye’de de çiftlerin bu sürece yakın olduklarını anlıyoruz ve sosyal izolasyon devam ettiği sürece, bir yandan Corona durdurulmaya çalışılırken, diğer yandan Boşanmalar artacak gözüküyor.

Peki bu dönemde boşanabilir misiniz?

Bilindiği üzere 7226 Sayılı Kanun ile vatandaşın hak kaybına uğramasını önlemek amacıyla yasal sürelerin 30.04.2020 tarihine kadar geçici olarak durdurulmasına, duruşmaların ertelenmesine karar verilmiştir. Devam eden boşanma davaları da halihazırda durmuş oldu.

7226 Sayılı Kanunun vermiş olduğu bu hak sayesinde, bu dönemde zina, kötü muamele, onur kırıcı davranış  gibi 6 aylık hak düşürücü sürede açılması gereken bir boşanma sebebiniz ortaya çıkar ve siz dava açmazsanız, dava açma süresi de tüm süreler gibi durduğu için bir hak kaybına uğramazsınız.

Yeter ki diğer eşin kusurlu davranışını, boşanmak isteyen eş affetmemiş olsun.

Bu dönemde tarafların birlikte yaşaması, karı koca yaşamını devam ettirmeleri, diğer eşin boşanmada ileri sürülebilecek kusurlu davranışlarını kabul ettiği, affettiği anlamına gelir ki  buna da dikkat etmek gerek.

Sürelerin durması dava açmanıza engel mi?

Tabii ki değil. Kanun koyucunun süreleri durdurması vatandaşa engel değil, hak olarak ortaya çıkmıştır.

Adliyeler hala açık olup, mahkemeler nöbet usulü ile ve dönüşümlü olarak çalışmaktadırlar.

Eğer çekişmeli bir boşanma davası açmak isterseniz avukatınız tarafından UYAP sistemi aracılığı ile veya bizzat kendinizce adliyeye gidip, tevzi bürosundan davayı açmanıza engel yoktur. Tevzi bürosu dava dosyasının alınmasını reddedemez.

Davayı açtığınızda mahkeme ne yapacak? Dava kendisine tevzi olan mahkemenin  ilk yapacağı şey, zaten karşı tarafa dava dilekçesini göndermek olacağı için bu dönemde duruşma günü vermeyecektir. Sonraki dönem için ise, davanın seyri aynı şekilde işleyecektir.

Taraflar anlaşıp, bu dönemde anlaşmalı olarak boşanmaya karar vermişler ise yine aynı şekilde dava açılacaktır. Bu dönemde çok acil işler haricinde hakimler duruşma yapmamaya gayret gösteriyorlar ancak tevzi olunan mahkemenin hakimi, taraflar arasında evlilik birliğinin çekilmez bir hal aldığı kanaatine varmış ise bu dönemde de duruşma açıp boşanmayı gerçekleştirebilir.

Corona özelinde neler boşanma sebebi olabilir?

Genel ve özel boşanma sebepleri TMK’da sınırlayıcı olarak sayılmıştır. Öncelikle şunu söyleyelim ki eşlerinden birinin Corona virüsünü bir şekilde kapması, bir boşanma sebebi olamaz. Akıl hastalığı dışında hiçbir hastalık boşanma sebebi yapılamaz, hastalık dönemini evliliğin iyi günde kötü günde birlikteliğinin kötü günü olarak kabul etmek gerekir.

Bu döneme ilişkin çiftlerin yaşadıkları, örneğin şu sebepler boşanmada kusurlu davranış sayılabilir;

  • Bu süreçte taraflardan birinin, diğerine uyguladığı psikolojik, ekonomik veya fiziksel şiddet
  • Taraflardan birinin, evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi,
  • Eşlerden birinin Corona olması halinde, gereken desteği diğer eşin vermemesi ki bu da aslında evliliğin gerektirdiği yükümlülüklerden biridir ve buna ilişkin Yargıtay’ın içtihatları da vardır.
  • Eşlerden birinin Corona olması halinde tedavi olmaktan kaçınması, diğer aile bireylerinin sağlığını tehlikeye atması

Elbette bu örnekler çoğaltılabilir ancak taraflarca bu sürecin geçici olduğu, bir süre sonra hayatın normale dönmesi ile evlilik hayatının da normale döneceği, çocukların okullarına, eşlerin işlerine ve günlük rutinlerine döneceği unutulmamalı ve hala kurtarılabilecek bir evlilik varsa  ve hazır süreler de durmuşken belki de acele edilmemelidir.

Boşanmanın çocuklara etkisi ise herkesin malumudur. Bu dönemde velayet hakkı kendisinde olmayan çocuklarla şahsi münasebet ise önceki makalemizde kaleme alınmıştır. https://okyayevren.com/yayinlar/corona-gunlerinde-velayet-ve-cocukla-sahsi-munasebet/

Av. Yüksel Okyay Evren